OYUN, GALERİ, HTML, SOHBET, FORUM, TR.GG, PARA KAZAN, TOPLİST, ANKET, KAMPANYA, VİDEO, NAPOLYON, ŞİİR, YEMEK, EĞİTİM, MÜZİK, SİNEMA, SPOR, İDDAA, FIKRA, WEBMASTER, KOD, GEYİK, TEKNOLOJİ

Bu makalede arama motorunda en üst sıralarda çıkmanın çözümünden ziyade, arama motorlarına daha kapsamlı bir kaynak olunabilir olmasını anlatacağım. Sitenizin daha iyi indekslenmesi ve doğru aramalarda doğru sonuçlar ile kullanıcıların karşısına çıkmanın önerilerini paylaşacağım.

Arama motorları belirli bir sistem dahilinde web siteleri arasındaki linklerin takip edilmesi ya da doğrudan verilen komut ile web sitelerinde izin verilen içeriğin kendi bilgi/veri bankalarında depolanması metodu ile çalışırlar. Yapılan her aramada belirli bir sisteme bağlı kalınarak kategorize etmiş olan içerikten uygun olanlar çağrılır ve kullanıcıya sunulur. Bazı arama motorları kendi veri depolarından çekilen verinin yanında url olarak da arama motorlarına uygun sonuçlarda link şeklinde sonuçları sıralayabilmektedirler.

Arama motorlarından sağlıklı bir şekilde faydalanmanın bir çok yolu vardır. Ancak bunların hepsi yapılmalıdır diyemeyiz. Arama motorlarının işleyişlerine uygun olarak belirtilen teknikler dahilinde web sitelerinin optimize edilmesi gerekmektedir. Kısaca bu konuya başlıklar halinde değinmek gerekir ise;

1. Permalink / Kullanıcı Dostu Bağlantı
Arama motorları indeksleme işlemine belirli bir sistemle başlamaktadırlar. Sıralı olan bu sistemde öncelik url, url dizininde bulunan robots.txt`ye uygun olarak sayfalara, sonrasında title ve meta`lar gelmektedir. Sonrasında ise sayfa içeriği gelmektedir.
Burada sıkça kullanılan url ve permalink, subdomain yöntemleri etkili olarak kullanılmaktadır.
Örneğin;
www.piriketseverler.tr.gg şeklinde verilmiş olan bir url, web tasarımı şeklinde yapılan aramalarda ön sıralarda yer alacaktır. Bunun nedeni url`nin aranan kelime ile benzerlik içerisinde olmasıdır.

Bu konuda uygun olmayan bir çok metot kullanıldığında arama motorları subdomain kontorlünü belirli bir sistem içerisinde incelemeye başlamışlardır, ama bu konuya değinmeyeceğim. Burada belirtebileceğim püf noktası sayfaların subdomain, permalink olarak tutulmasının arama sıralamalarında size öncelik kazanma olanağını getirebileceğidir.

Robots.txt dosyasına da yeri gelmişken değinmekte fayda var.
Genel olarak robots.txt dosyasını arama işleminde etkili olduğu gibi bir düşünce var, ancak işin aslı bu şekilde değil. Arama motorları gibi örümcek olarak adlandırılan sistemlerden saklamak istediğiniz dosyalarınız olabilir, işte bu gibi konularda robots.txt dosyası kullanılır. Robots.txt dosyası ile arama motorlarına sisteminiz hakkında bilgi verir ve davranışlarını yönetirsiniz.

2. Title ve meta`lara.
Sayfanız indekslenirken ilk olarak bakılan kısım title ve metalarınızdır. Bu alanlarda siteniz hakkında bilgi verirsiniz.

3. Sayfa indekslenme.
Burada belirtebileceğim ilk husus, sayfanızda mümkün olduğunca az resim, video, applet kullanıyor olmanız. Çünkü arama motorunda esas olan kelime yapılarıdır. Yalnız bu demek değildir ki, resim kullanmayın, kullandığınız resimlerle ilgili alt ve title etiketlerini unutmayın yeter.
Ayrıca son dönemlerde sayfa içerisinde sıkça gizli inputlar kullanılmaya başlanmıştır. Bunun sonunda ise google bu gibi durumlarda sayfaları bloklamaya başlamıştır, haberiniz olsun. Diğer bir konu da gizli yazılardır. Sayfaların herhangi bir köşesinde punto olarak anlaşılmayan keywordlar ile arama motorlarına karşı hileli bir yol da bulunmaktadır.

Bugün dünyada milyonlarca internet kullanıcısı arama motorlarını kullanıyor. Hatta çoğu kullanıcının açılış sayfası "Google" dır. Google, bildiğimiz gibi dünyanın en popüler ve en kaliteli arama motorudur. Hergün milyonlarca insanın Google'dan faydalanarak aradığını bulması site sahipleri yani webmasterlar için en önemli kapı haline gelmiştir. Google burada bir aracı görevi görmektedir. Webmasterlar hedef kitlenin kendilerine ulaşmasını ister. Kullanıcılar da işini görebilecek bir site bulmak ister. Kullanıcıların bu arayışı fazla uzun sürmez %90 ihtimalle aradığı siteye Arama motorlarından ulaşırlar. Webmasterların işi burada başlar. Bir webmaster kendisine rakip olan sitelerden daha üst sıralara çıkabilmek için müthiş bir çaba harcamalıdır. Biz bu çabaların tamamına "SEO" yani "SEARCH ENGİNE OPTİMİZATION" türkçesiyle, "ARAMA MOTORU OPTİMİZASYONU" diyoruz.

Aslında arama motorundaki sıralamayı etkileyen bir diğer önemli faktör "Pagerank" tır. Çoğu yerde pagerankın önemli şu şekilde vurgulanır:"birbiriyle tamamen eşit iki siteden pagerankı yüksek olan hangisi ise o site üst sıraya çıkar" evet aslında bu tanım hemen hemen her zaman için doğrudur. Ama şuna dikkat edelim: Pagerankı arttırmaya yönelik eylemlerin çoğu aslında SEO kavramının da çatısı altına girer. Örnek verecek olursak: Backlink, başka sitelerden kendi sitemize yaptırdığımız text(metin) reklamlarıdır. "Backlink sayısı ne kadar artarsa, pagerankın o kadar artar" derler. Bu bilginin doğruluk payı yok değildir ama olay bundan ibaret değildir.

Backlink alırken sitemizin konusu ve en çok kullandığımız, aynı zamanda aranma potansiyeli en yüksek kelimeleri seçmemiz gerekir. Bir sitenin konusu "Html, Kod" olsun. Bu site uzun bir süre reklam yaptırdığı her siteden "Html, Kod" , "Html Kodları" ve benzeri link alırsa artık arama motorları o sitenin başka siteler tarafından "Html, Kod" konusundan tavsiye edildiğini ve bu sitenin gerçekten iyi bir site olabileceği kanısına ulaşırlar. Özellikle de yine aynı konu üzerinde optimize edilmiş bir siteden link aldığınızda gerçekten "SEO" adına önemli bir adım atmış olursunuz. Bu tür adımlar aynı zamanda pagerankınızı da etkileyen en önemli adımlar olarak gösterilmektedir. SEO ve Pagerankın birbiriyle ilişkisini buradan anlıyoruz. Aslında buradan şu sonucu çıkartabiliriz: "Pagerank, SEO nun bir parçası ve sonucudur" evet bu kanı pek de yanlış olmaz herhalde.

Elbette SEO nun başka faktörleri de vardır. Sitenizin konusu yine "Html, Kod" olsun. Sizin CSS yeteneklerinize de bağlı olarak sitenizin tasarımına da uyum sağlayabilecek türden kelimeler ve linkler yerleştirmek oldukça faydalıdır. Başlık resmine tıklandığında anasayfanın açılması, sitenin footer(en alt) bölümünde çok fazla olmamak ve "kelimeleri gizleyerek spam yapmamak" şartıyla anahtar kelimelere yer verilmesi de doğru bir yöntemdir.

Özellikle bu tür durumlarda kelimelere içerikleriyle ilgili sayfalarınıza veya anasayfanıza link vermeniz daha da etkin olmasını sağlayacaktır. Bazı site sahipleri çok büyük bir hata yapmaktadır. Yerleştirdiği kelimelere link vermediği gibi arkaplan rengiyle yazı rengini aynı yapıp kelimelerin arkaplanda gizlenmesini sağlamaktadırlar. Bu uygulama sonucunda arama motorlarını kandırdıklarını zannedebilirler ama aslında arama motorları buna kanmayacakları gibi bu tür uygulamalar(spam) yapan siteleri cezalandırmaktadır. Örneğin Google, spam yaptığını anladığı siteleri indexinden silerek sandbox adı verilen cezalılar listesine konulmaktadır.

Bunun yanısıra bir diğer eylem olarak sayfa içeriğinde(content) yeri geldiğince anahtar kelimelere yer verilmelidir. Örneğin: anasayfanızda yine Html Kodları ile ilgili bir konu işliyorsunuz. JAVA diye de bir sayfanız mevcut. Önce anasayfada "java" kelimesine yer verecek şekilde kısa bir açıklamanın ardından yine "java" kelimesinin de içinde geçtiğin bir link ile "java" sayfasına bağlamak çok çok faydalı olur. Böylece "java" diye arayınca hem anasayfanız hem de "java" isimli sayfanız sonuçlarda yer alacaktır.

Bir diğer yöntem, "Site Haritası" dır. Site haritası diyince akıllara hemen ".xml" formatlı dökümanlar gelebilir. Ama basit bir html sayfası da işinizi görür. Site Haritasını ziyaretçilerinde tıklayabilecekleri bir alana yerleştirirseniz, ziyaretçilerin de aradığı sayfayı kolayca bulmasını sağlarsınız. Site haritası sayfasından, mevcut olan tüm sayfalarınıza açıklayıcı şekilde link vermeniz şu manaya geliyor: "Arama motorlarının indexine almadığı sayfalarınızın tamamı artık index teki yerini bulacaktır. "Ayrıca her sayfanızdan anasayfanıza link vermek de çok önemlidir. Bunun için çoğu sitede yaygın olarak başlık resmine anasayfanın linki verilir. Biraz önce bahsettiğimiz "footer" bölümündeki linkler de her sayfada görünmeli. Bu, şu manaya geliyor: sitenizin tasarımı, SEO açısından en iyi şekilde "başlık resminin ve footer bölümünün sabit olarak her sayfada bulunması" ile mümkün.

Bahsedilmesi gereken başka bir konu daha vardır. Bu konu da backlinklerle ilgili aslında. Pagerank uğruna "toplist" sitelerine kaydolmanız SEO açısından pek iyi sonuçlanmayabilir. Çünkü arama motorları bu tür toplist sitelerini pek iyi karşılamaz. Kendisini aldatmak için yapıldığını bilir. Birbirinden tamamen alakasız sitelerin hepsine aynı sayfadan hiçbir açıklama getirmeksizin link verilmesi elbette iyi bir SEO çalışması değildir. Dizin siteleri zararlı olmanın aksine faydalıdır. Çünkü kendince siteleri kategorize etmiş ve gerçek ziyaretçilere rehber olma gibi bir niteliği vardır. Örneğin: "Dmoz" dünyanın en popüler, kaliteli, google ile işbirliği içerisinde olan ilk ve tek dizin sitesidir. Elbette bu site yolgeçen hanı olmadığı için her sitenin başvurusunu kabul etmez. Sitenize kod eklemeniz de gerekmez. Sadece kaliteli ve gerçekten içerikli sitelerin kabul edilmesi bu tür siteleri eşsiz kılmakta ve arama motorları tarafından da iyi yerlere konulmaktadırlar. Yani gerekli rehber siteler ve kaliteli dizinler dışındaki toplistlere uğramak pek iyi olmayabilir.

Son olarak kendi sitenizle aynı alanlarda optimize olmuş ve benzer diyebileceğiniz sitelerden konuyla ilgili kelimeleri içeren linkler almanız yine optimizasyon faaliyetlerinize müthiş bir katkı sağlayacaktır. Yine benzer şekilde benzer sitelere kendi sitenizden link vermenizin de katkıları vardır elbet.

Sonuç olarak sizin hedef ziyaretçi kitlenize ulaşmanız arama motorlarının üst sıralarından geçer. Bu da ancak ve ancak "SEO" ile mümkündür. Bu yüzden sitenizi iyi optimize edin diyorum ve bu önemli konunun da son noktasını koymanın zamanının geldiğini ifade etmek istiyorum.